BİR HİKAYEN OLMALI
FORUMDA AKTİF PAYLAŞIM YAPABİLMEK İÇİN LÜFTEN ÜYE OLUNUZ....

BİRHİKAYENOLMALI EKİBİSmile
BİR HİKAYEN OLMALI
FORUMDA AKTİF PAYLAŞIM YAPABİLMEK İÇİN LÜFTEN ÜYE OLUNUZ....

BİRHİKAYENOLMALI EKİBİSmile
BİR HİKAYEN OLMALI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Ölüm Seni Yanıltmasın , Bir Düşün Yaşayanları .. Alnını Korkusuzca Kaldır , Kimin Yanındasın Yerin Neresi ve Senin En Çaresiz Anında Tek Silahın Nedir?
 
AnasayfaKapı*Latest imagesKayıt OlGiriş yap
Giriş yap
Kullanıcı Adı:
Şifre:
Beni hatırla: 
:: Şifremi unuttum
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
En son konular
» BEETHOVEN..
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimePaz Mart 06, 2011 1:29 pm tarafından heval

» CAN YÜCEL..
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimePaz Mart 06, 2011 1:27 pm tarafından heval

» CHARLES BUKOWSKY
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimePaz Mart 06, 2011 1:25 pm tarafından heval

» ZAMAN KİMDE TÜKENİR
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimePaz Mart 06, 2011 1:20 pm tarafından heval

» V for vendetta
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimePaz Kas. 21, 2010 1:14 pm tarafından heval

» hoşgeldin dilek
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimeCuma Kas. 19, 2010 10:16 am tarafından heval

» HANGİSİ DAHA ZOR
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimePerş. Kas. 18, 2010 11:53 am tarafından heval

» HİKAYELER.
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimePerş. Kas. 18, 2010 11:46 am tarafından heval

» KUMARBAZ..
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimeSalı Ekim 05, 2010 9:55 am tarafından heval

» ALAMUT KALESİ HASAN SABBAH
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimeSalı Ekim 05, 2010 9:50 am tarafından heval

» GİDECEKSİN BİLİYORUM
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimeSalı Ekim 05, 2010 5:56 am tarafından heval

» hoşçakal..
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimeCuma Ağus. 27, 2010 5:18 am tarafından heval

» aramıza katılan özleme
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimeCuma Ağus. 27, 2010 5:00 am tarafından heval

» nana.......
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimeC.tesi Ağus. 07, 2010 11:25 am tarafından heval

» Giderayak
SEDEF ÇİÇEĞİ... Icon_minitimePtsi Haz. 07, 2010 7:15 am tarafından sıdıka

En iyi yollayıcılar
diaspora
SEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcapSEDEF ÇİÇEĞİ... I_voting_barSEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcap 
heval
SEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcapSEDEF ÇİÇEĞİ... I_voting_barSEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcap 
sıdıka
SEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcapSEDEF ÇİÇEĞİ... I_voting_barSEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcap 
denizQ62
SEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcapSEDEF ÇİÇEĞİ... I_voting_barSEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcap 
kucuklimon
SEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcapSEDEF ÇİÇEĞİ... I_voting_barSEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcap 
DersimLi_janesev
SEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcapSEDEF ÇİÇEĞİ... I_voting_barSEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcap 
neso
SEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcapSEDEF ÇİÇEĞİ... I_voting_barSEDEF ÇİÇEĞİ... I_vote_lcap 
Istatistikler
Toplam 46 kayıtlı kullanıcımız var
Son kaydolan kullanıcımız: banderas_hsyn

Kullanıcılarımız toplam 350 mesaj attılar bunda 310 konu
özür dileriz
Aidiyet duygusundan yoksun,biz vefasız Kürtler,yüce Türk devletine ve aziz Türk halkına verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz... Ne 1839'da,ne 1843'te,ne 1878'de,ne 1921'de,ne 1925'te,ne 1926'da,ne 1927'de,ne 1930'da,ne 1937'de ve ne......'de öl öl bitemedik...Öldükçe çoğaldık ve cellatlarımızdan çok yaşadık,hâlâ 30 milyonuz,özür dileriz... Tarihte Selahaddin-i Eyyubiler,Ebu Hanife Ahmet Dineveriler,Abdülkadir Geylaniler,Meleye Ciziriler,Feqiye Teyranlar,Molla Goraniler,Ebu Suudlar,Y dris-i Bitlisiler,Ehmede Xaniler,Mewlana Halidler,Said Nursiler,Cemal Süreyyalar,Ahmed Arifler,Orhan Asenalar,Yılmaz Güneyler yetiştirdik.Kültür,bilim,sanat ,din ve edebiyatta bu coğrafyaya ruh kattık,hala da iflah olmadık,özür dileriz.... 1071'de aynı dindeniz diye size kucak açtık; yanlış yaptık özür dileriz... 1514'te bizim olmayan savaşta Çaldıran'da düşmanınız olan Yunanlılara binlerce kayıp verdik,yanlış yaptık özür dileriz... Çanakkale'de yedi düvele karşı imparatorluk güneşi batmasın diye oluk oluk kan akıttık,Çanakkale'yi geçirtmedik,yanlış yaptık,özür dileriz... 1920'lilerde itilaf kuvvetlerini hep birlikte Anadolu'dan çıkarttık,hata yaptık; özür dileriz... Lozan'da iki devlete ne gerek var,birlikte kardeş kardeşe gül gibi geçinip gideriz dedik,özür dileriz... Ne asıl kuruculuğun nimetlerinden yararlandık ne de azınlıklar kadar hak sahibi olabildik; bu şarkı böyle olmamalıdı diye itiraz ederek de ukalalılık yaptık,özür dileriz..'Vatandaş Türkçe Konuş 'kampanyasına karsın biz onurumuz olan,varoluşumuzun nedenlerinden olan şam şekerinden daha tatlı olan anadilimizle konuştuk,her kelime için' bedel' ödedik,yanlış yaptık özür dileriz... 'kuyruklu Kürt,dağ Türkü' küfürlerini lügatinize soktuk,analarınızın ak sütü gibi temiz olan dilinizi kirlettik,insanlarınızın edebini bozduk; özür dileriz... Varlıklarımızı Türk varlığına tamamen armağan edemedik,Giritlere, Mekkelere, Balkanlara, Kafkaslara ve Ortadoğu'ya sürüldük,özür dileriz... Şehirlerimizin,ilçelerimizin,k öylerimizin,dağlarimızın,ovala rımızın isimlerini medenileştirmek adına değiştirdiniz,biz ısrarla ve inatla eski isimlerini kullandık,özür dileriz... . Alfabenizde olmayan x,w,q harflerini çocuklarımızın isimlerinde kullandık,alfabenizin huzurunu kaçırdık özür dileriz... İçlerimizden birileri sadece fikrilerini açıkladığı için gece yarıları jitem'in kurşunlarına hedef oldu,gündemi fail-i meçhul cinayetlerle meşgul ettik; özür dileriz... Kutsal bayramımız newrozlarda 'yaşasın halkların kardeşliği 'dedik, görüntü ve gürültü kirliliği yarattık,özür dileriz... Her rengin tıpkı ebruli sanatında olduğu gibi kardeşçe,uyum ve barış içinde biribirini yok etmeden yaşayabileceklerini düşündük,yanılmışız meğer; özür dileriz.....Çok özür dileriz....Ama çok özür dileriz....
haberler







 

 SEDEF ÇİÇEĞİ...

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
diaspora
Admin
diaspora


Mesaj Sayısı : 146
Yaş : 38
ruh hali : SEDEF ÇİÇEĞİ... Sarhos10
Reputation : 0
Kayıt tarihi : 03/08/08

SEDEF ÇİÇEĞİ... Empty
030509
MesajSEDEF ÇİÇEĞİ...

Mahkeme salonunda, seksen yaşlarındaki yaşlı çiftin durumu içler acısıydı.

Adam inatçı bakışlarla, suskun ninenin ağlamaktan iyice çukurlaşmış gözleri ve bıkkın bakışlarını süzüyordu. Hakim yaşlı kadına sordu.



"Anlat teyze, neden boşanmak istiyorsun?"



Yaşlı kadın, derin bir nefes çektikten sonra, baş örtüsünü düzeltti, kısılmış sesi ile konuşmaya başladı.



"Bu adam canıma yetti. Elli yıldır bezdirdi hayattan..." Sonra uzunca bir sessizlik oldu mahkeme salonunda... Sessizlik, bu tür haberleri her gün manşet yapan gazetecilerden birinin flaşıyla bozuldu. Kim bilir nasıl bir manşet atacaklardı, yaşanmış elli yılın ardından. Çok sayıda gazeteci izliyordu davayı... Kadın neler diyecekti? Herkes onu dinliyordu. Yaşlı kadının gözleri doldu anlatmaya devam etti. "Bizim bir sedef çiçeği vardı çok sevdiğim... O bilmez... Elli yıl önceydi... O çiçeği bana verdiği çiçekler arasından kopardığım bir yapraktan tohumlamıştım, öyle büyüttüm. Yavrumuz olmadı, onları yavru bildim. Bir süre sonra çiçek kurumaya başladı. O zaman adak adadım. Her gece güneş açmadan önce, bir tas suyla sulayacağım onu diye... İyi gelirmiş öyle dediler. Elli yıl oldu, bu adam bir gece kalkıp bir kere de bu çiçeği ben sulayayım demedi. Zaten ben sulayacağıma dair adak dilemiştim, o sulasa olmazdı ama ondan bunca yıllık evliliğimizde bir tek şey istedim. Uyuya kalırsam beni uyandırmasını.



Ama elli yıl boyunca onun uyandırmasına gerek kalmadan hep kendim kalkıp suladım sedefimi. Taa ki geçen geceye kadar. O gece takatim kesilmiş uyuyakalmışım... Ben, böyle bir adamla elli yıl geçirdim. Hayatımı, umudumu, her şeyimi verdim. Ondan hiç bir şey görmedim. Bir kerecik olsun, benim görevlerimden birisini yapmasını beklemedim. Onsuz daha iyiyim, yemin ederim" Hakim yaşlı adama dönerek; "Diyeceğin bir şey var mı baba?" dedi.



Yaşlı adam elindeki bastonla kürsüye zar zor yürüdü. O ana kadar suçlanmış olmanın utangaçlığını hissettiren yüz ifadesiyle hakime yöneldi. Tane tane konuştu. "Askerliğimi Reisicumhur köşkünde, bahçıvan olarak yaptım. O bahçenin, görkemli görünmesi için çiçeklere emek verdim. Hanımımı da orada tanıdım, Sedef çiçeklerini de... Ona en güzel çiçeklerden buketler verdim. İlk evlendiğimiz günlerin birinde, boyun ağrısı nedeniyle, onu doktora götürdüm. Doktor çok uzun süre uyanmadan yatarsa; boynundaki kireç sertleşir, kötüleşir dedi. Her gece uykusunu bölüp uyansın, gezinsin dedi. Ama bizim hatun doktoru dinlemedi.



Lafım geçmedi... O günlerde, tesadüf, bu çiçek kurumaya yüz tuttu. Ben ona "Bu sedef çiçeğini gece sulamak lazım, yoksa bozulur." dedim. Adak dilettim... Her gece onu uyandırdım ve onu seyrettim. Her gece o çiçek ben oldum sanki. Her gece, o yattıktan sonra uyandım. Saksıdaki suyu boşalttım. Sedef, gece sulanmayı sevmez hakim bey... Geçen gece de... Yaşlılık... Ben de uyanamadım. Uyandıramadım... Çiçek susuz kalırdı ama kadınımın boynu yine azabilirdi. Suçlandım... Sesimi çıkartmadım..."



O anda gazeteciler dahil, mahkeme salonundaki herkes ağlıyordu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://birhikayenolmali.yetkin-forum.com
Bu yazıyı burda paylaş : reddit

SEDEF ÇİÇEĞİ... :: Yorum

heval
Geri: SEDEF ÇİÇEĞİ...
Mesaj Paz Mayıs 03, 2009 8:53 am  heval
hayatımız sedef çiçeğine eş değermi. böyle yaşlanmak var sevgi ve vefa işte böyle yaşlanmak var.
diaspora
Geri: SEDEF ÇİÇEĞİ...
Mesaj Çarş. Mayıs 06, 2009 3:43 pm  diaspora
heval demiş ki:
hayatımız sedef çiçeğine eş değermi. böyle yaşlanmak var sevgi ve vefa işte böyle yaşlanmak var.
ben bensiz geleyim demeyii, sende sensiz gel deme cüretini gösterebilmeyi.....
 

SEDEF ÇİÇEĞİ...

Sayfa başına dön 

1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
BİR HİKAYEN OLMALI :: ŞİİR VE EDEBİYAT :: BİR HİKAYEM VAR..!-
Buraya geçin: